Göksel’den Hashtag: #23Nisan #Enercisi #YazıklarOlsun

23 Nisan Bayram ilan edildi edileli okullarda öğrencilerimiz gösteriler hazırlar, şiirler okur, Ulusal Egemenliğin ve Cumhuriyetin önemini hatırlar, hatırlatır. Fakat son yıllarda sosyal medyanın yarattığı kültürel bozulmanın etkileri sebebiyle ne yazık ki bazı öğretmenler Milli bayramlarımızı sosyal medya soytarılığına malzeme eder oldu!

Yıllar evvel başka bir mecrada yazdığım yazıda bu konudan bahsetmiştim ve çokça eleştiri almıştım. O zaman beni eleştiren insanlar, şimdi öngörülerimin bir bir gerçek oluşuna acı bir şekilde tanık oluyorlar. Twitter (X) ve Facebook ile başlayıp Instagram ve Tiktok ile devam eden sosyal medya kanallarında daha çok beğeni alabilmek, daha çok takipçiye ulaşabilmek adına her şey mübah hale geldi. “Her şey” derken, her türlü ahlaksız, seviyesiz, yoz içerikten bahsediyorum; her şey mübah oldu. Aşağı yukarı 10 yıldır insanların savunduğu değer; “aman ne olacak, para kazanıyorlar” haline geldi! Bu beğenilme, para kazanma, şöhret arzusu öyle vahşi bir hal aldı ki, her meslek konusundan hemen hemen herkes seviyesizliğe dahil olmaktan çekinmiyor. Hasta odaları koridorlarında dans edip video çeken doktorlar, hemşireler; sınıflarda, ders saatlerinde akım videosu çeken öğretmenler sardı dört bir yanı. En son örneğini de 23 Nisan’da yaşadık!

Sosyal medyaya bomba gibi düşen videoda, bir “öğretmenin” çocuklara 23 Nisan gösterisi olarak Dilan Polat isimli kişinin şarkı söylerken tutuklanmasını konu alan sözüm ona parodi hazırlattığı görülüyordu. Geçtiğimiz aylarda adından sıkça söz edilen, organize suçlara karıştığı, yasaklı madde tedarik zincirinde yer aldığı iddiasıyla yargılanan ve hapis yatan Dilan Polat isimli kişinin 23 Nisan ile ne ilgisi var? Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, ahlaklı, çalışkan, ulusal egemenliğe sahip çıkan Cumhuriyet neferleri yetiştirmekle görevli bir öğretmen, neden Dilan Polat tutuklanma parodisi hazırlatır? Daha çok beğeni alabilmek ve sosyal medyada duyulmak için. Bunun 23 Nisan Bayramımız ile ilgisi nedir? Durumun vehametini anlatacak kelime bulamıyorum artık!

NEFRET EDERİM UYUYAN ADAMDAN!

Yukarıda bahsi geçen videoyu instagram hesabımdan eleştirince, çok çok sevdiğim bir dostum bana başka bir video gönderdi. Aslında kendisi benimle aynı fikirde değil. Bana gönderdiği videoda başka bir “öğretmenin” yine 23 Nisan gösterisi olarak Enis Arıkan’ın geçtiğimiz dönemlerde bir şov programında sergilediği Seda Sayan gösterisini çocuklara sergilettiği görülüyor. “Nefret ederim uyuyan adamdan, ah geceler, sensiz geceler” temalı bir 23 Nisan gösterisi! Hani bizim milli manevi değerlerimizi taşıyan şiirlerimiz; Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyetin ilanı konulu piyeslerimiz? Milli değerlerimizi Seda Sayan şarkısı ile kutlamanın mantığı nedir? Yanlış anlaşılmasın, Enis Arıkan’ı çok beğenir ve takdir ederim, ama yeri 23 Nisan mı? Yani konu Seda Sayan, Enis Arıkan, Dilan Polat, Ciguli vs değil, konu bambaşka, çok derin…

Aman Göksel, eğlenmişler işte deyip, gülüp geçilecek bir konu değil bu değerli dostlar! Bu ülkede “Zeytinyağlı yiyemem aman, basma da fistan giyemem aman” türküsü desteği ile zeytin bahçelerinin, zeytinyağı fabrikalarının, basma fabrikalarının, ipek fabrikalarının kökü kurutuldu! Bugün size çok masum görünen, eğlenceli görünen akımların yaratılma sebebi aslında yüz yıl sonrasını planlamak. Bir öğretmenin, bir hekimin, bir öğrencinin, bir akademisyenin; mesleği ne olursa olsun bilinçli bir Türk vatandaşının böyle oyunlara alet olmaması gerekir. Bence tüm bunlar kabul artık edilemez noktaya geldi.

Kendini, mesleğini, etik değerleri, toplumsal ahlakı, örfü ve ananeyi ayaklar altına almak pahasına sosyal medyaya meze olan herkesi, Cumhuriyetçi, vatanını seven, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı bir Türk vatandaşı olarak kınıyorum.

Aydınlık yarınlar diliyorum…

Sevgiler…

Göksel Aksel