Blog,  Göksel'den Hashtag,  Yazılar

Göksel’den Hashtag: #RezonansKanunu

On yıl kadar önce yurt dışından getirtip okuduğum, son zamanlarda çok popüler olduğunu gördüğüm bir kitap Rezonans Kanunu. Bu popülerliği hak eden bir içeriğe sahip olduğu kesin. Peki nedir bu Rezonans Kanunu? Gerçek midir? Ve neden bu kadar popüler oldu?

Rezonans Kanunu Pierre Franckh tarafından kaleme alınmış. Orijinal baskısı yanılmıyorsam 2008’de çıkmıştı, 2019’da Türkiye baskısı çıktı. Yazarın, ünlü insanlar içinde doğmuş ve refah içinde yaşamış bir insan olduğu notunu da mutlaka düşelim! Kitap özetle şunu anlatıyor; istediğiniz şeylerin (maddi ya da manevi) titreşimi ile aynı titreşime girerseniz, istediğiniz her şeyi kendinize çekebilirsiniz. Aslında bu fikir ilk olarak Franckh’ın aklına gelmiş sayılmaz. En yakın geçmişte Tesla’nın teorilerinin de bu kuram üzerine kurulu olduğunu biliyoruz. Öte yandan binlerce yıllık öğretiler, inanışlar, dinler vs pek çoğu da aynı şeyi savunuyor zaten. Peki, neden Pierre Franckh’ın kitabı bu denli popüler oldu? İnsanlara vaatte bulunan, iyi bir yayınevinden çıkan, reklamı güzel yapılan tüm kitaplar muhakkak popüler olur. Ayrıca dönem dönem gelişen kitlesel inanç akımları da bu türlü kitapların çok duyulmasına ve çok satılmasına yardımcı olur. Yani siz doğru zamanda doğru içerikte bir kitap yazarsanız zaten çok satar. Rezonans Kanunu da bu şekilde kitlesel akımlara hitap eden bir çalışma ve bence popüler kültür ürünü olmanın yanında verimli de bir kitap.

Aldınız, okudunuz, içinde geçen uygulamaları da yaptığınızda sihirli şekilde hayatınızın değişeceğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz… Rezonans kavramı wiki tanımı ile, fizikte bir sistemin (genellikle doğrusal bir sistemin) bazı frekanslarda diğerlerine nazaran daha büyük genliklerde salınması eğilimidir. Verdiğim kişisel gelişim seminerlerinde daha anlaşılır bir yorumla şu şekilde anlatıyorum: çevrede serbest olarak sürekli dolaşan radyo yayını sinyalleri mevcut. Şayet bir kanala bağlanmak istiyorsanız cihazınızın frekansını o kanalın frekansı ile eşleştirirseniz istediğiniz yayını alırsınız. Yayını en yüksek kalitede almak için doğru yerde, doğru zamanda ve güçlü bir cihazla bağlanmanız gerekir. Rezonans Kanunu ve benzeri kişisel gelişim kitaplarının insan hayatında sürdürülebilir sonuçlar sunmamasının sebebi de budur. Ne kadar çalışırsanız çalışın, bulunduğunuz çevre, yaşam koşulları, kök inançlar, genetik gibi çeşitli faktörler bir noktada öz frekansınızı etkileyecektir. Yani belirli bir refah seviyesine ulaşmadan öz benliğimizi yükseltmek, maddi, manevi hayallerimize kavuşmak pek de kolay değildir. Bu noktada Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi’ni incelemenizi öneririm… İnsan hayatı olasılıklarla, sınırlılıklarla ve sınırsızlıklarla doludur. Bence mühim olan kişinin hayattaki gerçek misyonunu bulmasıdır. Yoksa, büyük bir ev, lüks bir araba, çok para gibi amaçlar bana göre çok ilkel amaçlar, aşırı sığ hırslar…

Sonuç olarak bence Rezonans Kanunu işe yarar, ama frekansınızı keşfetmek, istediğiniz şeyin frekansını bulup eşleşmek oldukça meşakkatlidir. Kişisel gelişim yolculuğunda sürdürülebilir başarıya ulaşmak için uzunca süre üzerinde düşünmeniz ve cevabını bulmanız gereken soru şudur bence; “ben kimin?” Sonrasında gelin konuşalım.

Sevgiler…

Göksel Aksel

Bir cevap yazın