Düğüm Ankara’da İzleyici ile Buluştu

Geçtiğimiz Pazar (14 Nisan 2024) Flanör Sahne’de öyle bir oyun seyrettik ki tadı damağımda kaldı desem yeridir. Aktör olarak yer aldığı tiyatro oyunlarının yanı sıra yazdığı ve yönettiği oyunlarla da sanat dünyasında sıkça adından söz ettiren Kadri Özcan tarafından yazılıp yönetilen; sahnelerin yeni, yetenekli ve güzel yüzü Bemol Yılmaz tarafından oynanan Düğüm isimli oyunu sizler için yorumladım.

Düğüm, İkinci Dünya Savaşı etkilerinin devam ettiği Soğuk Savaş yıllarında, hayatı Demir Perde ülkelerinden Bulgaristan’da başlayıp İstanbul’dan geçen bir kadını anlatıyor. Yüz yılın üstünde yaşamış olan Andrea, başından geçenleri, gözlemlerini, duygularını anlatıyor izleyiciye. Anlatırken de başından geçenleri bir bir yeniden yaşıyor. Andrea’nın hayatı sıradan bir hayat değil, dünyayı, düzeni, hatta evreni irdeliyor ve bunları anlatıyor…

Metinin Başarısı

Yukarıda da bahsettiğim üzere oyunun yazarı ve yönetmeni ünlü sanatçı Kadri Özcan. Yılların tecrübesi, gözlemi, eğitimi ve öz yeteneği ile kaleme aldığı oyunun akışı müthiş. Metin içerisine yerleştirilmiş metaforlar çok yerinde. Toplumsal düzene, adalete, aile ilişkilerinden ülkelerarası ilişkilere kadar çok önemli ve derin konulara göndermeler yapan metin ustaca yazılmış. Tam da bu yüzden günümüzde herkesin mutlaka seyretmesi gereken bir oyun! Eleştiri olarak naçizane şunu söyleyebilirim, ilk bölüm daha kısa tutulup dram kısmına daha çok yer verilebilirdi. Yine de ben çok beğendim.

Tek Kişilik Dev Kadro; Bemol

Bemol Yılmaz genç ve alaylı bir oyuncu. İtiraf etmeliyim ki beklentimi düşük tutarak seyretmeye gitmiştim. Kırk yıllık DT sanatçılarının bazılarından çok daha iyi oyun sergiledi diyebilirim! Andrea karakterinin zaman, mekan, yaş ve diğer karakterler arasındaki geçişlerini kusursuza yakın sergiledi. Daha önce Üçüncü Buluşma isimli oyundaki performansını seyretmiştim. Oradaki performansının kat kat üzerine çıkmıştı Düğüm’de. Bence Bemol Yılmaz üzerine düşülmesi gereken, tiyatroda olduğu kadar kamera önünde de çok başarılı olabilecek doğal bir yetenek. Kendisini tebrik ediyorum.

Teknik 

Dekor sade, metinle uyumlu ve olması gerektiği gibiydi. En önemli dekor sahnedeki kuklaydı. Kukla derken aklınızda minik ipli kuklalar canlanmasın, oyuncunun kostüm gibi içine girip çıkabileceği ağır ve başarılı bir tasarımdan bahsediyoruz. Kukla tasarımı, kostüm ve ses Tiyatro Libra ortak yapımıydı. Işıkta ise tiyatro camiasının tanıdığı ve sevdiği isim Zekai Göksu vardı. Tiyatro oyunlarının teknik detaylarını incelerken sahnenin kapasitesi ile değerlendirmek gerekir. Mevcut imkanlar doğrultusunda teknik detaylar da gayet başarılı işledi kanaatindeyim. Emeği geçen herkesi ve Flanör Sahne ekibini de kutlarım.

Sonuç

Oyun, irdelediği konular, içerdiği mesajlar bakımından MUTLAKA özellikle gençler tarafından izlenmesi gereken bir oyun. Oyuncu performansını da yabana atamayız, seyredilmesi gereken, göz dolduran, duygu geçişi sağlayan leziz bir performans için Düğüm’ü mutlaka izleyin derim! Tiyatro Libra’yı takip edin, ilk fırsatta Düğüm’ü seyredin…

Sevgiler…

Göksel Aksel