Göksel’den Hashtag #DilberSu

Gerçek Bir “Dilber” ile Söyleşi – Bölüm 1

Pavyon isimli belgeselvari dijital platform yayınından sonra şimdi de İnci Taneleri dizisi ile birlikte yeniden gündeme gelen konsomatris yaşamı ne hikmetse herkesin çokça ilgisini çekiyor. Ben de bir süredir Ankara’da yaşadığım için “Alem” hayatını inceleme fırsatı bulmuş bir insan olarak hemen gidip gerçek bir Dilber ile sizler için kısa bir söyleşi gerçekleştirdim. 

Kod Adı Dilber Su! Yazı boyunca gerçek ismini kullanmayacağım. Trabzon’da Sarp Sınır Kapısı açıldıktan sonra Trabzon’da tüm yabancı uyruklu kadınlara “Nataşa” denirdi bir zamanlar, şimdi de tüm konsomatrislere “Dilber” denecek gibi bir varsayımla yazı boyunca arkadaşımızın Kod Adını Dilber Su olarak kullanacağım (Su’yu kendisi eklemek istedi). 

Herkesin cevabını beklediği o soru ile başlayalım; Alemde çalışmaya nasıl başladın?

Aslında benimki biraz hüzünlü bir hikaye. Bundan yaklaşık on sene kadar önce çok sevdiğim bir sevgilim vardı. Ben o zamanlar 19 yaşındaydım. İşsiz güçsüz biriydi ama çok yakışıklıydı, mert bir insana benziyordu. Tutuldum. Ailem birlikte olmamızı istemedi. Biz İzmir’de yaşıyorduk ailece. Ailem görüşmemize karşı çıkınca biz de tası tarağı topladık Ankara’ya kaçtık!

Neden Ankara’ya kaçmayı tercih ettiniz peki?

Sevgilim öyle istemişti, o zamanlar asıl niyetini anlamamıştım. 

PAVYONA BENİ ELLERİYLE GÖTÜRDÜ!

Ankara’ya geldiğinizde neler yaşandı?

Bizim elimizdeki paralar tükenince sevgilim olacak adam benim çalışmam için iş bulduğunu söyledi ve beni pavyona götürdü. İnanamadım! O zamana kadar payvon, gazino nedir, kons nedir hiç bilmiyordum. Çok korkmuştum. Ama o kadar saplantılı şekilde aşıktım ki bir hafta kadar bir sürede beni ikna etti. İlk iş günümde yanımda durdu, beni izledi. Sonra elimdeki parayı alıp yemeye başladı ve benim için her şey çok kötüye gitti.

Kötü alışkanlıklar ve şiddet var mıydı?

Hem de nasıl. Ama şiddeti pavyonda görmüyordum, sevgilim dediğim adam hem elimdeki parayı alıyor, hem de beni dövüyordu. Küçüktüm, psikolojim çok bozulmuştu. Üstüne üstük bir de madde kullanmaya başlamıştı ve zorla bana da madde kullandırtmaya başladı! 

Zorla sana yasaklı madde mi kullandırttı?

Evet. Kimyasal bir madde, değişik, ne olduğunu da tam bilmiyordum, zorla bana kullandırttı ve sağlığım iyice bozuldu o dönem. Gecem gündüzüm yoktu, deli gibi pavyonda çalışıyor, tüm paramı ona veriyordum. Zaten çok akıllı biri değildim hiç, madde kullandıkça iyice aklım gitti, tamamen kölesi olmuştum.

SOKAKTA BENİ ÖLDÜRESİYE DÖVDÜLER!

Nasıl ayrıldınız?

Benim aptal kafama kalsa ayrılmazdım. Benden söğüşlediği paralarla gitti evlendi bir anda! Şok geçirdim. Bu adam evlendiğinin üçüncü ayı mı neydi, beni İstanbul’a çağırdı. Para getir bana, boşanacağım dedi. Ben de saf, salak, gittim pavyondan avans aldım, hemen İstanbul’a bunun yanına gittim. Beni çağırdığı evin önünde, karısı, karısının arkadaşları, bu adam ve üç erkek daha beni öldüresiye dövdüler. Parayı, telefonumu, her şeyimi alıp beni öylece bıraktılar. Gözümü hastanede açtım. 3 gün yoğun bakımda yatmışım. Toplamda 12 gün hastanede kaldım.

GELECEK HAFTA

Dilber Su hastaneden çıkınca neler oldu? Belalısından kurtulabildi mi? Pavyonda neler yaşanıyor? Pavyon nasıl bir yer? İnci Tanelerim dizisi hakkında ne düşünüyor? Tüm yanıtlar ve daha fazlası, haftaya Göksel’den Hashtag’de! takipte kalın!